Hamas'ın silahlı kolunun adı, Filistin'deki İngiliz sömürgeciliğiyle mücadele ederken 1935'te hayatını kaybeden Şeyh İzzeddin el-Kassam'dan gelmektedir. İzzeddin el-Kassam, dönemin öncü figürlerinden biri olup, işgale karşı halkı uyaran ve örgütleyen bir direnişçi olarak bilinir. Onun şehadeti, Büyük Filistin İsyanı'nı başlatan sembol isim olarak kabul edilmektedir.
İzzeddin el-Kassam Kimdir?
Vefatının üzerinden 88 yıl geçmiş olmasına rağmen, hala "Mücahitlerin Lideri" lakabıyla anılan İzzeddin el-Kassam, adının verildiği Hamas'ın askeri kanadı olan Şehit İzzettin el-Kassam Tugayları aracılığıyla anılmaya devam ediyor. İzzeddin el-Kassam, Filistin'deki İngiliz işgaline karşı önde gelen direniş savaşçılarından biriydi. Filistinli siyasetçi Cemal el-Hüseyni onu şu sözlerle anlatıyor:
"El-Kassam, El-Kassam... Filistin'de sürekli kalacak, semalarında yankı bulacak, onu idare edenlerin yüreklerine süngüleriyle dehşet salacak, tarihin sayfalarında ebediyen yer alacak ve okuyucunun ruhunu gurur ve hayranlıkla dolduracak."
Şehadeti, 1936'daki Büyük Filistin İsyanı'nın başlamasında önemli bir rol oynadı ve Filistin direnişinin simgesi haline geldi. Şimdi Muhammed İzzeddin bin Abdulkadir el-Kassam'ın yaşamına daha yakından bir göz atalım.
İzzeddin el-Kassam'ın Hayatı
İzzeddin el-Kassam lakaplı Muhammed İzzeddin bin Abdulkadir el-Kassam, 1883 yılında Suriye'nin Lazkiye kentinin mütevazı kasabası Ceble'de dünyaya gözlerini açtı. Ailesi, dedesi zamanında Irak'tan Ceble'ye gelmişti.
Çocukluğunu Ceble'de geçiren İzzeddin el-Kassam, ilk eğitimini anne ve babasından aldı. Zira babası müderris, annesi ise ilim tahsil eden bir ailenin kızıydı. Medreselerde Kur'an-ı Kerim ve matematik dersleri alarak yetişti.
Ayrıca babası Abdülkadir bin Mustafa bin Yusuf bin Muhammed el-Kassam, Şeyh Abdülkadir el-Geylani'ye bağlı Kadiri tarikatına mensuptu ve İzzeddin el-Kassam'a din eğitimi verdi.
El-Kassam, 14 yaşındayken kardeşi Fahreddin ile birlikte dönemin İslami ilimler merkezi olan Kahire'deki El-Ezher'e gitti. Uzun süren eğitimin ardından icazetini alarak geri döndü. Bu süreçte, Ezher alimleri arasında yer alan Şeyh Muhammed Abduh gibi önemli isimlerden dersler aldı ve dostluklar kurdu.
Mısır'daki eğitimi, İzzeddin el-Kassam'ın sadece İslami ilimlerde değil, genel anlamda bilgi ve düşüncelerinde gelişmesine katkı sağladı. Bu dönemde İngilizlere karşı başlatılan isyan hareketi, özellikle Ahmed Urabi Paşa'nın liderliğindeki faaliyetlerle gündemdeydi.
İzzeddin el-Kassam, ilerleyen yıllarda Urabi Paşa'dan aldığı dersleri uygulama fırsatı bulacaktı.
Eğitimini tamamladıktan sonra 1896 yılında Ceble'ye dönen İzzeddin el-Kassam, kısa bir süre sonra Osmanlı Devleti'nin başkenti İstanbul'a giderek derslerin işlenme yöntemlerini öğrenmek amacıyla eğitim aldı. Ancak uzun süre kalmadı ve 1903'te Ceble'ye döndü.
Küçük kasabada çocuklara sabahları, yetişkinlere akşamları ders vermeye başlayan İzzeddin el-Kassam, 1912 yılında hem çocuklara hem de yetişkinlere eğitim vermek üzere bir okul kurdu. Ayrıca İbrahim bin Edhem Camii'nde hadis ve tefsir eğitimi aldıktan sonra Ceble'deki askere alım şubesine atanarak, işini bitirdikten sonra camilerde eğitim vermeye devam etti.
Daha sonra El-Mansuri Camii'nde vaiz olarak atanan İzzeddin el-Kassam, konuşma yeteneği ve etkileyici tarzıyla büyük kalabalıkları etkiliyordu. Yaptığı konuşmalarda insanları yoksulluk ve tembellikle mücadeleye çağırarak, çalışmaya ve yardımlaşmaya teşvik ediyordu.
Sömürgecilere Karşı Mücadele
Libya'da İtalyan sömürgeciliğine, Suriye'de ise Fransız sömürgeciliğine karşı direniş, 20. yüzyılın başında bölgenin baş ettiği en önemli zorluklardan biriydi. İzzeddin el-Kassam, bu savaşlarda önemli bir rol oynadı.
İlk deneyimi Trablus cephesinde oldu. 1911'de İtalya'nın Libya'yı işgal etmesinin ardından İzzeddin el-Kassam, İtalyan işgaline karşı başlayan direniş saflarına katılmaya çağırmak amacıyla sokaklara çıktı. Libya'da direniş, Osmanlı subayları Mustafa Kemal ve Enver Paşa gibi isimlerin yanı sıra yerel aşiretler tarafından yürütülüyordu. Ceble, Lazkiye gibi şehirlerde, sahillerde ve diğer köylerde Libya'ya destek gösterilerini öncülük etti.
Ancak İzzeddin el-Kassam, Libya direnişine destek vermek için yüzlerce gönüllü genç toplamakla yetinmedi. Osmanlı yönetimini, kendilerinin Libya'ya ulaşmasını sağlamak için ikna etmeyi başardı. Ancak, Balkan Savaşı'nın patlak vermesiyle İzzettin el-Kassam ve arkadaşları hemen askere alındı. İtalyan sömürgeciliğine karşı ayaklanma çabalarına rağmen, el-Kassam hedefine ulaşamadı, ancak ikinci büyük mücadelesi yine sömürgecilere karşı olacaktı.
1918'de Fransa'nın Suriye'yi işgal etmesinin ardından İzzeddin el-Kassam, Fransız sömürgecilerine karşı silah toplama ve cihad çağrısında bulundu. Vaazlarında ve derslerinde bu farkındalığı artırmak ve insanları direnmeye teşvik etmek için konuşmalar yaptı. Ayrıca silah satın aldı ve mücahitleri eğitti.
Hayfa'da Direnişin Sembolü: İzzedin el Kassam
İzzeddin el-Kassam, Suriye'deki Siyon Dağı İsyanı'nda (1919-1920) başarısız olunca, 1921'de bazı arkadaşlarıyla birlikte Filistin'e kaçtı; çünkü Fransızlar tarafından gıyaben ölüm cezasına çarptırılmıştı.
Filistin’e ulaştığında, İzzeddin el-Kassam, Hayfa kentinde bulunan İstiklal Camii'ne yerleşti ve burada köylerinden kovulan fakir insanlara yardım etti. Eğitim vermek ve yaygın cehaletle mücadele etmek amacıyla bu insanlara dersler vermeye başladı. Geceleri bile halkı eğitmek için çalıştı, bu da onun halk nezdinde takdir görmesine neden oldu.
İzzeddin el-Kassam, Hayfa'daki İslam Okulu'na katıldı, ardından Müslüman Gençler Derneği'ne geçerek 1926'da derneğin başkanı oldu. Bu dönemde, Filistin’i işgal eden İngilizlere karşı vaazlar vererek direnişi tavsiye etti. İzzeddin el-Kassam, Filistin'e gelişinden itibaren işgalci Yahudi tehdidinin ciddiyetini ve İngiliz Mandası yetkililerinin bu tehdide rol oynadığını fark etmişti. Yahudi yerleşimcilerle yüzleşme çağrısında bulundu ve toprak satanları sert bir dille eleştirdi.
Ancak sadece vaaz vermekle kalmadı, kapalı kapılar ardında İzzeddin el-Kassam, daha önemli ve tehlikeli gizli eylemlere liderlik etmeye hazırlanıyordu. Suriye'deki Fransızlara karşı yürüttüğü direniş deneyimi, planlama, sıkı örgütlenme ve sömürgeci güçlerin erken saldırılarından kaçınmak için gizliliğin önemini anlamasına katkı sağladı.
1921'de Hayfa'ya gelişinden sonra İzzeddin el-Kassam, ilk askeri birlikleri kurmaya başladı. İngiliz yetkililerin ve Yahudi çetelerin kendilerini tespit etmesini önlemek için faaliyetlerini gizlice yürüttü. Beş kişiyi geçmeyen küçük gruplardan oluşan gizli hücreler kurdu ve 1932'de İzzeddin el-Kassam, İstiklal Partisi'nin Hayfa şubesine katılarak bölge sakinlerinden silah satın almak için bağış toplamaya başladı.
Kassam Birliği, 1931'de Siyonist yerleşim yerlerine saldırılar ve yerleşimcilere yönelik pusular hazırlamak gibi operasyonlara başladı. Amacı, Yahudi göçünü durdurmak ve İngiliz istihbaratına casusluk yapan ajanları yakalamaktı. Ancak örgütün bazı sırlarının İngilizlere sızdırılması nedeniyle kısa bir süre sonra faaliyetleri durdu ve bu durum 1935 yılı sonuna kadar devam etti.
Kasım 1935'te İzzettin el-Kassam, askeri hazırlıkların tam olarak tamamlanmamasına rağmen cihat ilan etmek zorunda kaldı. Filistin'deki Yahudi göçünün artması ve ele geçirdikleri topraklara yayılmaları nedeniyle İngiliz baskısını artırdı. Bu nedenle kırsal bölgelere kaçma kararı aldı.
İzzeddin el-Kassam'a Suikast ve Şehadeti
15 Kasım 1935'te İngiliz kuvvetleri, İzzeddin el-Kassam'ın kırsal El-Bared köyündeki saklandığı yeri tespit etmişti. Ancak el-Kassam ve 15 takipçisi, Şeyh Zayed Köyü'ne kaçmayı başardı. 19 Kasım'da İngiliz kuvvetleri onları buldu, etrafları yüzlerce asker tarafından sarıldı ve komşu köylerle aralarındaki iletişim kesildi.
Girilen çatışmada, 6 saat süren mücadelede İzzettin el-Kassam, 15'ten fazla İngiliz askerini öldürdü. 20 Kasım'daki çatışma sonucunda Şeyh İzzeddin el-Kassam ve bazı arkadaşları şehit oldu, geri kalanlar ise yaralanarak tutuklandı.
1936'da Büyük Filistin İsyanı'nın patlak vermesinde İzzeddin el-Kassam'ın şehadeti büyük bir etkiye sahipti. Lazkiye’nin mütevazı kasabası Ceble'de başlayan ve Filistin'in Hayfa kentinde son bulan hayatı, Filistin ulusal hareketi için önemli bir dönüm noktası haline geldi. İzzeddin el-Kassam'ın direnişi ve fedakarlığı, Filistin halkının özgürlük mücadelesine ilham kaynağı oldu ve onun adı, Filistin'in bağımsızlık mücadelesinde sembolik bir anlam kazandı.
Kaynak: